Kur’an’da “Allah’a ortak koştular.” ifadesi
“Allah’a ortak
koştular (Ce’alû li(A)llâhi şurakâe).” ifadesi, iki Mekki surede üç defa
geçmektedir. Bu yazıda söz konusu ifadeyi içeren ayetler, içlerinde
bulundukları surelerin iniş sırasına göre ele alınacaktır.
Şirk çeşitlerinden birisi de insanların, cinleri Allah’a ortak kabul
etmeleridir: “Cinleri Allah'a ortak koştular. Oysaki onları da Allah yaratmıştı.
Bilgisizce O'na oğullar ve kızlar yakıştırdılar. Hâşâ! O, onların ileri sürdüğü
vasıflardan uzak ve yücedir.” (Enam, 6: 100). Cinler de insanlar gibi bir
topluluktur ve ilahlıkta bir payları söz konusu değildir. Zaten yaratılmış
varlıkların ilahlığı söz konusu olamaz. Bir kanıta dayanmaksızın onları
Allah’ın ortakları görmek şirktir. Cin, görünmeyen varlık anlamına geldiği
yaklaşımı doğru kabul edilirse söz konusu cinlerin, melekler olması da
muhtemeldir. Çünkü müşrikler, meleklerin Allah’ın kızları olduğunu iddia
etmektedir (Nahl, 16: 57). Mekkeli müşriklere benzer şekilde Yahudilerin bir kısmı
Üzeyr’i, Hristiyanların geneli de Hz. İsa’yı Allah’ın oğlu kabul edip kâfir
olmuşlardır (Tevbe, 9: 30). Kendisinden başka ilah olmayan Allah’ı bir baba olarak
tasavvur etmek ve çocuklarından söz etmek şirktir.
Kâr-zarar hesabı yapmak insan yapısına uygun bir şeydir ve hemen
“pragmatizm” ile suçlanmamalıdır:“(Resulüm!) De ki: ‘Göklerin ve yerin Rabbi
kimdir?’ De ki: ‘Allah'tır.’ O halde de ki: ‘O'nu bırakıp da kendilerine fayda
ya da zarar verme gücüne sahip olmayan dostlar mı edindiniz?’ De ki: ‘Körle
gören bir olur mu hiç? Ya da karanlıklarla aydınlık eşit olur mu?’ Yoksa O'nun
yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma onlara, benzer mi
göründü? De ki: Allah her şeyi yaratandır. Ve O, birdir, karşı durulamaz güç
sahibidir.” (Rad, 13: 16). Ayetten anlaşıldığı kadarıyla Resul (s),
müşriklerin ed kabul ettiği “tek yaratıcı”nın varlığına dikkat çeken bir soru
sormakta ve onları beklemeden yanıtı kendisi vermektedir; çünkü bu gerçekte hiç
şüphe yoktur. Allah’ın yarattıkları gün gelip yok olacağına göre onları Allah’a
ortak koşup, onlardan umut beslemek de neyin nesidir? Allah dilemedikçe fayda
veya zarar veremeyecek varlıklar aciz olduğuna göre Allah’a ortaklık
edebilmeleri mümkün müdür? Kural basittir: Yaratamayan, ilah da olamaz.
Bu gerçeği görmeyenler, görmezden gelenler kör kimse gibidir. Gördükleri
gerçeklere gözlerini kapaya kapaya kendilerini körleştirmişlerdir. Onlar vahyin
aydınlığını, şirkin karanlığına üstün tutmamışlardır. Bu nedenle onları ebedi
azap beklemektedir.
Allah, kullarını yaratıp kenara çekilmiş değildir; onları takip etmektedir.
Buna rağmen insanların bir kısmı sadece O’nun gücünün yeteceği konularda ölü ya
da diri kimselerden/şeylerden ilahlar edinmektedir: “Herkesin
kazandığını gözetleyip muhafaza eden, (hiç böyle yapamayan gibi olur mu?).
Onlar Allah'a ortaklar koştular. De ki: ‘Onlara ad verin (onlar necidir?).
Yoksa siz Allah'a yeryüzünde bilemeyeceği bir şeyi mi haber veriyorsunuz? Yahut
boş laf mı ediyorsunuz?’ Doğrusu inkâr edenlere hileleri süslü gösterildi ve
onlar doğru yoldan alıkonuldular. Allah kimi saptırırsa artık onu doğru yola
iletecek yoktur.” (Rad, 13: 33). Ayette şirki ifade etmek için “hile”
kelimesi kullanılmıştır. Dünyada şirkten gelir temin eden bir kitle vardır.
Bunlar belli bir harcama yaparak kurdukları hilelerle insanları batıl bir dine
tabi olmaya ikna ederler. Tanıtımını yaptıkları sahte tanrılara tabi olanların,
ekonomik ve sosyal işlerinde önlerini açarlar. Bu, onların dünyevi anlamdaki
şefaat inançlarının somutlaşmış halidir. Böylece dünyevi anlamda itibar kazanırlar.
Allah’ın haram kıldığı içki, kumar, zina vs. kötülükler, ilah olarak takdim
edilen kimselerin örnekliği (!) ile helal hale getirilir ve ifsat yaygınlaşır. Yunan
tanrılarından örnek verecek olursak Zeus ile çapkınlık, Hermes ile kumarbazlık,
Afrodit ile “koca boynuzlama” vs. meşruluk kazanır. Yani en büyük günah olan
şirk, toplum ahlakını da bozmaktadır. Dünyada kendilerini şirk ile rezil
edenler, ahirette de kaybedenlerden olurlar.
Görüldüğü gibi insanlar; cinleri, melekleri, insanları, kendilerine zarar
ya da fayda vermekten uzak olan putları Allah’a ortak koşmakta ve eşi, ortağı
olmayan yaratıcıya kulluğu terk ederek değerlerini düşürmektedirler. Cehennem
de onları beklemektedir.
Memleket Gazetesi 11.1.2018