İsrail ordusunun üstünlüğü sallantıda*
Ahmed Eleiba
Daimi hava saldırıları karşısında Gazze’de bugün herkes İsrail’in caydırıcılığının nasıl tepetaklak olduğunu ve Filistinli  grupların İsrail’in füze saldırılarına yanıt verme pozisyonunda olduğunu konuşuyor. Gazzeliler dört yıl önceki Mısır yönetimine yönelik menfi tutumlarıyla karşılaştırıldığında, bu savaşta Mısır’ın desteğinden söz ederken gayet coşkulular. Evlerinin önünde oturanlar füzelerin sesini duymaya ve onları görmeye alışıklar. Kayda değer oranda dükkanlar açık; ambulanslar her yerde olabildiğince seri.
Özgürlük ve Adalet Partisi (FJP) başkanı Sa’d el-Ketâtni öncülüğündeki Mısır’ın önde gelen siyasetçi konvoyu bir günlüğüne Gazze’ye doğru yola çıktılar. Vardıklarında, beşi çocuk on dört aile ferdini kaybeden el-Dalu ailesine taziyelirini sundular. Ziyaretleri sırasında, İzzeddin el-Kassam tarafından İsrail’e onların beş metre ötesinden bir roket fırlatıldı. Sesinden herkes onun Kassam  Tugaylarının roketi olduğunu anladı.
Mısırlı misafirler Filistin’deki eş-Şifa Hastanesi ve Meclis Binasını ziyaret ederlerken, her yere İsrail füzeleri düşüyordu ve bu füzeler Mısırlı heyetin oturduğu Filistin Meclis binasının camlarının çoğunu kırdı. Kimse kaçmadı aksine radyo yayınları sürekli kitleleri harekete geçirdiğinden herkes karşı saldırıyı bekledi.
Kassam Tugaylarına yakın olan Eymen el-Alul özel bir röportajda Tel Aviv’e ve oradaki önemli hedeflere ulaşan roketleri fırlatarak İsrail saldırılarına cevap vermede Hamas’ın başarılı olduğunun açık olduğunu ifade etti. İsrail televizyonu Kanal 10, saldırıların başlamasıyla güneydeki kasabaları ziyareti sırasında vurulmak korkusuyla bir duvarın arkasında saklanan önceki Sanvuma Bakanı Amire Pertez de dahil yere kapanan ve kendini gizleyen İşçi Partisi Knesset üyelerine dair video görüntülerini yayınlarken, el-Alul demeç veriyordu.
Filistin tarafından gelen roket nedeniyle sirenlerin çalması sonrasında Beir Sabae’da bir duvar boyunca koşan Çevre Koruma Bakanı Gilad Erdan’ı gösteren diğer bir kamera görüntüsü İsrailli aktivistler tarafından youtube’da ve bir televizyonda yayınladıklarında, el-Alul ile röportaj yapılan yerdeki izleyicilerden direniş için bir alkış tufanı koptu.
el-Alul önceki savaşta bin beş yüz Filistinlinin şehit olduğunu ve sadece 3-4 İsraillinin öldüğünü, bu kez ise, ilk birkaç günde her iki taraftan da eşit sayıda hayatını kaybedenlerin olduğunu ifade etti: “İsrail’de on beş-yirmi kişinin öldüğü istihbaratını aldık fakat onlar bu sayıyı gizliyor.”
İsrail’de ziyaret ettiğimiz gözlemci bir ekipten taze bir haber geldi. İsrailli aktivistler İsrail tarafındaki zararı belgeleyen video görüntülerini Acre haber sitesinde yayınladılar. Filistin direnişinden aldıkları video görüntülerini kullandılar ve görüntüleri Youtube’a yüklediler ve videoya İsrail ordusunun gördüğü zararı gizlemesini ifşa eden şu mesajı eklediler: “İsrail ordusu istihbarat teşkilatı AMAN’ın askeri sansürü, Gazze sınırında hedef alınan askerlerimiz hakkındaki herhangi bir bilginin yayınlanmasına engel olmaktadır.” Mesaj okundu: “Askerlerimizin bir bir vurulduğu Ölüm Tarlalarının görüntülerini izleyin.”
aktivistler linkleri Gazze sınırında hedef alınan askeri jiplere yapıştırdılar. Mesaj, Gazze üzerinde tur atan bir keşif uçağının isabet aldığını da ifade ediyordu: “Kassam Tugayları tarafından düşürülen keşif uçağının (Mazlatim) görüntülerini izleyin.” Bu mesaj da okundu. Haber hakkında yorum yapan el-Alul dedi ki: “Hamas’ın düşürülen uçağa ve pilotuna dair gizli bilgileri ifşa etmeyeceğine dair haber aldık; her şeyin bir maliyeti var.”
el-Alul İsrail ordusunun bir kara savaşı için hazırlık yapsa da Hamas’ın “bunun onlar için zor olacağına” inandığını söyledi: “Kara savaşı konusunda endişeler var çünkü Hamas’ın tankı delebilen ve diğeri de infilak ettiren çift başlı Rus yapımı Kornet füzeleri var.”
Şu anda içinde oturduğumuz binanın camları her tarafa saçılıdı fakat hiç kimse kaçmadı.
Hamas’ın önde gelen figürlerinden İsmail Rıdvan caydırıcılık konusunda konuşmayı sürdürdü. Rıdvan, Hamas’ın seksen km menzilli özel bir Kassam roketi geliştirdiğine dikkat çekti ve Kahire’deki görüşmelerde ateşkes ilan etme ve silahları teslim etmeye dair müzakerelerdeki İsrail talepleriyle alay etti: “Silahlar herhangi bir zamanda ve yerde direniş hakkıdır. Bu konuda asla uzlaşmayacağız ve teslim olmayacağız. Aksine işgal altında olduğumuzdan herhangi bir yerden silah tedarik edeceğiz. Topraklarımızı ve kendimizi savunma hakkımız var. Yerel olarak ihtiyaç duyduğumuz silahları üretebildiğimizden artık silah kaçakçılığına ihtiyacımız yok. Kassam Tugayları Telaviv’in kalbini vurabilecek menzile sahip %100 Hamas füzesi olan M75’i üretebildi.” Rıdvan güç dengesinin değiştiğini ve yeni caydırıcı yöntemin tüm temel faktörleri olan savaş uçaklarını ve savaş gemilerini olduğu kadar Siyonist düşman ve kentleri de vurmak için Hamas’ın yeni usuller belirlediğini ifade etti. Arap Dünyasındaki ve özellikle de tamamen değişen ve artık Direnişi destekleyen Mısır’daki gelişmeler önemli. Rıdvan sözlerini şöyle sürdürdü: “Cumhurbaşkanlığı ve hükümet bizi destekiyor . Bu, Filistinlilere manevi bir destek oldu ve siyaseten bir rakip olsa da Fetih’in durumunu gözden geçirmesini ve bizimle birlikte aynı mevzide ülkemizi savunma konusunda tavır almasını sağladı. Gerginliğin azaltılması ve ateşkes için diğer şartların sağlanması bir gereklilik. Gerginliğin azaltılması; sivilleri hedef alan füze saldırılarının durdurulmasını ve kuşatmanın kaldırılmasını kapsıyor. İsrail’in istediği ateşkesin; Gazze Şeridi, Batı Yaka, Küdüs ve 1967’den bu yana işgal edilen tüm topraklardan tamamen ve önkoşulsuz çekilmeyi; orada inşa edilmiş tüm Yahudi yerleşim mekânlarının yıkılmasını, tüm Filistinli mahkûmların serbest bırakılmasını ve mültecilerin dönüşünü kapsayan bir maliyeti var. Bir anlaşmanın başarıya ulaşmasının garantisi gücümüz, kapasitemiz ve Arap birliğinin özellikle de Arap dünyasının önde gelen ülkesi olup bir kez daha rolünü üstlenen Mısır’ın bizimle işbirliğidir.”
Peki, Hamas kendi kendine bir ateşkes ilan edebilir mi? Filistinli parlamenter Hüda Naim’in cevabı şöyle: “Mümkün değil. Çünkü halk bu yetkiyi kimseye vermedi. Bu belki Ebu Ammar (Yaser Arafat) gibi birinin yönetiminde olabilirdi. Ne var ki hiç kimse işgalin altına imza atamaz, onu pekiştiremez. Tansiyonu düşürmek gerekirken, herhangi bir saldırı olursa yanıt vereceğiz.”
el-Alul’un ifade ettiği gibi, Filistinlilere göre yeni caydırıcılık yeni bir silah olan “istihbarat mücadelesi” eksenindedir: “İstihbarat savaşı eskisinden farklı. İsrail yayınlarıyla, iletişim ağlarıyla Arapça televizyon yayınıyla sızabilirken, biz de İbranice yayın yapabiliyoruz.” Demir Kubbe Gazze Şeridi’nden atılan roketlerin üçte ikisini düşürebildi. Çünkü o roketler orta menzilli idi fakat İsrail’in kalbini vuran uzun menzilli füzeler farklıydı. Artık İsrail anti-füze sisteminin daha yüksek başarı oranı yakaladığını iddia edemez ya da başka ülkelere onu satamaz. Savunma Bakanı Ehud Barak, üçüncü bir kubbe istedi ve Rıdvan bunu şöyle yorumladı: “Bu düşmanın kafasını allak bullak eden bir mücadele; kısa menzilli füzeler güneyi hedef alıyor ve uzun menzilli füzelerse denize düşüyor ama bazen de tam isabet kaydediyor. İsrail’deki tartışma şimdi ‘artık kubbeye yoğunlaşmıyor, fakat İsrail’in bir kara saldırısına başlayıp başlamayacağına ve ‘kubbenin’ etkisine yoğunlaşıyor. Ne var ki bu, bizim başardığımızı ve işgale karşı duruşumuzu korumamız gerektiği anlamına gelmekte. Şunu da özel olarak belirtelim: Bu sefer direniş grupları Hizbullah ya da İran’dan yardım almadan çalışıyorlar. Fakat Filistindeki fraksiyonların liderleri farklılıklarına rağmen Filistin direnişine yardım eden herhangi bir kesimle irtibatlarını sürdürmeyi tercih ediyorlar.”
*Eleiba, Ahmed, “Israeli military superiority shaken (İsrail Ordusunun Üstünlüğü Sallantıda)”, (çev: Murat Kayacan), Haksöz Derg., S. 261, İst., 2012, s. 14-15.
***
Ahram Weekly 21-11-2012 05:43PM ET
Israeli military superiority shaken
Mixing short- and long-range rockets and exposing the weakness of the Iron Dome system, Hamas has put Israel on the defensive, upturning perceptions of the Israel-Palestinian power balance, writes Ahmed Eleiba

Under constant airstrikes, everyone in Gaza today is talking about how Israel’s deterrence has been turned on its head, and that Palestinian resistance groups are now in a position to respond to Israeli missile attacks. The people in Gaza are in high spirits when they talk about Egypt’s support for them during this war, in comparison to their negative attitude towards Cairo four years ago. Residents in front of their homes are used to hearing and seeing missiles. A substantial number of shops are open; ambulances rush everywhere as quickly as possible.
The convoy of key politicians from Cairo to Gaza took one day to reach its destination, led by Saad Al-Katatni, chairman of the Freedom and Justice Party (FJP). Upon their arrival, they extended their condolences to Al-Dalu family that lost at least 14 members, including five children. During the visit, a rocket was fired a few metres away at Israel by the Ezzeddin Al-Qassam Brigades, and from the sound it made everyone know it was a Brigades rocket.
On the visit to Al-Shifa Hospital and the parliament headquarters, Israeli missiles were falling everywhere and shattered most of the glass in the parliament building where the delegation was sitting. No one flinched but instead waited for the counter attack as radio broadcasts constantly mobilised the masses.
In an exclusive interview, Ayman Al-Aloul, who is close to Al-Qassam Brigades, said that it is clear that Hamas has succeeded in responding to Israeli attacks by firing rockets that have reached Tel Aviv and key targets there. Al-Aloul was speaking as Israeli television’s Channel 10 was airing a video report of startled Knesset members dropping to the ground and taking cover, including Labour Knesset member and former Defence Minister Amir Pertez who was hiding by a wall out of fear of being hit during his visit to towns in the south at the onset of assaults.
Other footage was broadcast by Israeli activists on YouTube and re-aired on television showing Minister of Environmental Protection Gilad Erdan running alongside a wall also in Beir Sabae after sirens went off because of incoming Palestinian rockets. The audience where Al-Aloul was being interviewed erupted in loud applause for the resistance.
Al-Aloul noted that in the previous war, 1,500 Palestinians were martyred and only about 3-4 Israelis died. This time, there was an equal number of dead on both sides in the first few days: “We have intelligence that 15-20 people were killed in Israel, but they are hiding these figures,” he said.
An update came from Israel at one of the monitoring units we visited. Israeli activists aired on Acre news website video footage documenting the damage on the Israeli side in Operation Pillar of Cloud. They used footage from the Palestinian resistance and uploaded it on YouTube and wrote a message attacking Israeli military censorship of losses on their side.
“Military censorship of the Israeli army’s intelligence agency AMAN has banned the publication of any information about our soldiers being targeted in the south on the border with Gaza,” the message read. “View the pictures of the Field of Death where our soldiers are being picked off.”
They added links to military jeeps being targeted on the border with Gaza and the message stated that a surveillance plane was shot down over Gaza. “View the picture of the surveillance plane (Mazlatim) that was shot down by Al-Qassam in Gaza,” the message read.
Commenting on the report, Al-Aloul said: “We have reports from the resistance that Hamas will not reveal any of the secrets surrounding the plane it has captured or its pilot; there will be nothing without a price.”
He continued that the resistance believes a ground war would be difficult for the Israeli army, although it is preparing for it. “There are concerns about a war on land because the resistance possesses Russian-made Kornet missiles with double heads, one that penetrates the tank and the other detonates it,” he explained.
At that moment, the glass in the building in which we were sitting shattered everywhere, but again no one flinched.
Ismail Radwan, a key Hamas figure, came in and continued the conversation about deterrence. Radwan revealed that Hamas developed a special Qassam rocket with a range of 80 kilometres, and mocked Israel’s request during negotiations in Cairo to declare a truce and hand over weapons.
“Arms are the right of resistance anytime and anywhere,” he said. “We will never compromise on that or surrender them. To the contrary, we will find weapons anywhere we can because we are under occupation and it is our right to defend our land and ourselves. We no longer need to smuggle weapons in because we are capable of locally producing the weapons we need, and Al-Qassam Brigades were able to manufacture a 100 per cent Hamas missile — the M75 — for the first time, with a range that reaches the heart of Tel Aviv.”
Radwan noted that the equation and balance of power have changed, and the resistance was able to impose new rules to target the Zionist enemy and cities, as well as warplanes and warships, which are all key factors of the new deterrence method.
Arab developments have been significant, especially in Egypt, which has completely changed and now supports the resistance. “The presidency and government support us and this has lifted the spirits of the Palestinians and made Fatah also revise its position and stand with us in the same bunker to defend the land, although it is a political rival,” stated Radwan.
“There are requisites for de-escalation and other conditions for a truce. De-escalation includes halting missile attacks that target civilians and lifting the siege. The truce Israel wants pivots on preconditions that come at a high price, including complete withdrawal without preconditions from the Gaza Strip, West Bank and Jerusalem, and all other areas that were occupied in 1967; tearing down all settlements that were built there; the release of all prisoners; and return of refugees.
“The main guarantee for us to achieve any agreement is our strength, capabilities and cohesion of Arab unity with us, especially Egypt which has once again taken its position as an Arab heavyweight.”
But can Hamas enter a truce deal by itself?
“Impossible,” says Hoda Naeem from the Palestinian parliament. “No one can sign with Israel because the people did not give this mandate to anyone,” Naeem asserted. “This may have been acceptable under the rule of someone like Abu Ammar [Yasser Arafat], but no one can sign and cement occupation.”
She added that, “while de-escalation is needed, a ceasefire is impossible and we will respond to any strikes. We will never stop resisting or surrender our weapons to the enemy.”
The new deterrence equation, according to Palestinians, pivots on “the intelligence battle”, which is also a new weapon, as Al-Aloul explained.
“The intelligence war is different than in the past. Just as Israel was able to infiltrate broadcast communications networks and aired messages in Arabic, we also were able to broadcast messages in Hebrew in their direction. One of our messages is that field commanders on the ground will refuse any order for a ground attack.”
Iron Dome was able to shoot down about two thirds of rockets fired from the Gaza Strip because it is only capable of targeting medium-range missiles, but long-range missiles — which have reached the heart of Israel — are different. Now, Israel cannot claim a higher success rate for this anti-missile system or market it to some 10 other countries.
Minister of Defence Ehud Barak asked for a third dome, which Radwan commented on by saying: “This is a battle that has confused the enemy; short-range missiles target the south and long-range ones sometimes fall into the sea, but sometimes hit the bullseye.”
He added that the debate inside Israel now “is no longer focussed on the dome, but on whether Israel should launch a ground attack or not, and the efficacy of this weapon. This means we have succeeded and we must continue because we are here to confront occupation.”
There was specific mention that resistance groups are operating this time without help from Hizbullah or Iran, but faction leaders said that despite differences they “prefer to stay in touch with any party that could assist the resistance even when opinions diverge,” noted Radwan.