Hayat Bilgisi
Hayat Bilgisi adlı dizide “Hayat Bilgisi” dersi yok. Olamaz da zira gösterilen okul ilköğretim değil lise. Dizide –en azından ben- diğer hocaların derse girdiğini hiç görmedim. Film Hababam Sınıfı’nı taklid ediyor. Diziye Münir Özkul dahil edilmiş olsaydı Perran Kutman onu ya “Mahmut hoca olarak kalacak ve ömrünün son günlerinde camiye gideceksin ya da “Mahmut öğretmen” olacaksın.” diye iki arada bir derede bırakır, azarlardı.

Memleket’te Çiğ Köfte
Memleket gazetesi yöneticileri, gazete yazarları ve çalışanları için bir yüzme ve çiğ köfte yeme etkinliği düzenlemişlerdi. Programın “yüzme bölümünde” www.pozitivdegisim.com adresinin sahibi doktor beyden psikosomatik kelimesinin anlamını öğrendim. Bu tür hastaların psikolojik rahatsızlıkları fiziki rahatsızlığa dönüşüyormuş. Mesela eczacı Harun Kızılay Bey’in verdiği örneğe göre, psikosomatik rahatsızlığı olan birisi, olmayan kolunun ucundaki parmağının acısını çekebiliyormuş, Allah korusun!
Mekân konusunu bir kenara bırakırsak, çiğ köfte (orijinali ‘çi köfte’dir) harikaydı. Tarifini ve malzemelerini nereden tedarik edersek bu tadı yakalarız diye sorayım dedim ama ortam oluşmadı. Gazete yönetiminden rica ediyorum: “Tarifi yayınlayın!”
Program sırasında denk getirebilseydim, değerli yazarımız Mustafa Durdu’ya misyonerlerden bahsettiği bir yazıyla ilgili olarak şunu soracaktım ama başaramadım. Bari buradan sorayım: “Mustafa kardeş, Konya’da topu topu 10 Hıristiyan’a 350 kilise/kilise evi düşüyorsa, Hıristiyanlar, 1 kişiye 35 kilise açacak kadar noksan bir akla sahipse, nasıl olur da Konya halkı onlara kanar diye endişeye kapılırız? Bu aynı zamanda bu derece “saf” olmanın aslında derece bile kabul edilemeyeceği anlamına gelmez mi?”

Konya Bayağı Büyümüş!
Gazetemiz yazarlarından Derviş Bey’e “Avukat Mustafa Atılgan hac görevini bitirip gelmiştir. Ziyaret ettiniz mi?” diye sordum. İlginç bir cevap verdi: “Hacca gittiğinden Mescid-i Nebevî’de karşılaşınca haberim oldu.” Anlaşılan Konya koskoca bir metropol kenti olmuş da haberimiz yok. Zira her ikisi de “hak ihlallerine duyarlı” iki değerli insan. Ancak her ikisi de hacca gittiklerinden Konya’da değil, hacda haberleri oluyor. Konya’nın bu durumuna sevinelim mi üzülelim mi?

 Sabır
Başbakan T. Erdoğan, başörtüsüne özgürlük isteyen bir pankartla ilgili olarak, “sabır” demiş. Neye? Kime? Niye? Ne zamana kadar?  Geciken adalet adalet midir?
Bu “ertelemeci” tavır sürecek olursa, partinin adında da bir değişikliğe ihtiyaç olacak: “Kalkınma Partisi”

Ehl-i Beyt
Ürdün kralı Hasan’ın Haşimî olup, Hz. Peygamber (s)’in soyundan geldiğinden şüphe yok. Bizim için bir şey ifade eder mi? Etmez. Etseydi, Hz. Nuh’un ehl-i beyt’inden (ev halkından) olan ancak Müslümanlık gemisine binmeyen oğlunu hayırla yâd etmemiz gerekirdi. Allah’a ve Hz. Peygamber (s)’e yakınlık soyla değil, kulluk bilinciyle kendini gösterir.


Hayvan Doktoru
Birisi veteriner olan Mehmet Akif Ersoy’a takılmak istemiş ve aralarında şöyle bir diyalog geçmiş:
-M. Akif Bey, siz hayvan doktoruydunuz değil mi?
-Ne hayır, bir yerin mi ağrıyor?

Günün Sözü

Rafta tembel tembel duran bir kitap ziyan edilmiş bir cephanedir. Para gibi, kitaplar sürekli dolaşımda olmalıdır. Maksimum düzeyde onları ödünç verin ve alın. Henry Miller (1891-1980)

astronot-türk-karikatür

7.1.2005 Memleket Gazetesi/Konya