Faşistin yabancısı ve yerlisi

İslam düşmanı Hollandalı siyasetçi Geert Wilders şu incileri döktürmüş:

“Türkiye'de ordunun ülke üzerindeki egemenliğinin sürmesinden yanayım. Ordunun laik düzene karşı verdiği kararlı duruş yok ediliyor. Türkiye ileride Kopenhag kriterlerini tamamlayıp birliğe tam üye olursa ben de Hollanda başbakanı olduğum takdirde Hollanda'yı AB'den çekerim."

"Bazı imamlar geçmişte kendi ülkelerine gönderildi. Bizim Müslümanların çoğunluğu ile bir problemimiz yok ama bazı aşırı grupları da biliyoruz. Hollanda'da artık yeni cami yapımını da yasaklayacağız."

 “Ordu göreve!” pankartları taşıyanlara, cami bombalamayı düşünenlere, aşina insanlar olarak şu soruyu soralım: Bu faşist lider Türkiye’de siyaset yapsaydı hangi partiyi, yasadışı örgüt üyesi olsaydı, hangisi örgütü tercih ederdi?

Kibir nedir?

Kibir, Sabih Kanadoğlu’nun şu sözündeki büyüklenme tavrıdır: “AKP anayasa yapamaz (yapmaya kalkarsa m.k.) Anayasa Mahkemesi iptal eder.”

Veda'da tarihî yanlışlıklar

Zülfü Livaneli'nin yazıp yönettiği Mustafa Kemal’in yaveri Salih Bozok'un anılarından yola çıkılarak kurgulanan 'Veda' filmi, Can Dündar'ın Mustafa'sına kırgınların gönlünü alan bir yapım. Veda, tarihî gerçekliklere işaret eden ayrıntıları işlerken hataya düşmekten kurtulamamış.

Veda'da, Mustafa Kemal’in çocukluğundan ölümüne kadar geçen süre, Latife ve Fikriye Hanım çatışması dışında, resmi tarih esas alınarak anlatılmış. NTV Tarih Dergisi yazarlarından Ahmet Kuyaş, Necdet Sakaoğlu ve Derya Tulga, filmde göze batan hataları listelemiş. İşte birkaçı...

Selanik'te Molla sıfatıyla tanınan Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım karakterinin tavrı, giyim kuşamı ve çoğu sahnede başının açık olması, dindarlığıyla çelişiyor. Kafa karışıklığına sebep olan sahnelerden biri, oğlunu karşılamak için başında örtü olmadan sokağa çıkması. Bu tür bir davranışın, o dönemin Selanik'inde gerçekleşmesi mümkün değil. Mustafa Kemal'in mahalle mektebine giderken giymek istemediği sarığı o dönemde çocukların kullanması ise gerçek dışı. Çünkü erkek çocuklar, o zamanlar büyüklerin eskiyen feslerinden dönüştürülen veya ev yapımı külahlardan takıyordu. Sarık sarmak için en azından hocalık derecelerine ulaşmak gerekiyordu.

Veda'daki Conkbayırı sahnesi de hatalarıyla göze çarpıyor. Süngü hücumuna, muharebenin komutanı Mustafa Kemal'in en önde katılması doğru bir bilgi değil. Bunun yanı sıra savaş tekniği açısından da asılsız. Grup komutanı Mustafa Kemal, 10 Ağustos 1915 sabahı gerçekleşen taarruzda, Conkbayırı'nın hemen doğusunda, Boyun noktasının Kördere tarafındaki korunaklı siperdeydi. Arıburnu Raporu'nda yalnızca saldırının işaretini verdiği yazılmıştı. Fakat gösterildiği gibi Anafartalar komutanı olarak saldırının en önünde değildi.

Atatürk'ün Samsun'a Milli Mücadele'yi başlattığı 1919 tarihli ziyaretinin işlendiği bölümde, Mustafa Kemal'in bir köylüyle yaptığı konuşmada, "Düşman yakında Samsun'u işgal ediyor." demesi de ilginç. Çünkü o tarihlerde Samsun Limanı, İngiliz işgalindeydi ve giriş-çıkışlar onların kontrolündeydi.

Erzurum Kongresi düzenlendikten bir yıl sonra Mustafa Kemal ve beraberindeki beş kişinin idama mahkum edilmesi konusu, filmde kongreden hem önce hem de yalnızca Paşa için geçerliymiş gibi gösteriliyor. Aslında 11 Mayıs 1920'de Nemrut Mustafa Paşa'nın başkanlığındaki 'Birinci Divan-ı Harb-i Örfisi' Atatürk ve birkaç arkadaşını gıyaben ölüme mahkum etmişti ve bu isimler şunlardı: Selanikli Mustafa Kemal Efendi, Kara Vasıf Bey, Mirliva Salacaklı Ali Fuat Paşa, Washington Sefiri Midillili Alfred Rüstem Bey, Doktor Adnan Bey ve Halide Edip Hanım.

Hz. Yusuf filminin girişindeki Kur’an kari

İranlı Müslümanlar film yapımı konusunda oldukça başarılı. Bunlardan birisi de Hz. Yusuf filmi. Filmin her bölümünün girişinde Yusuf suresinin iz qâle Yûsufu… diye başlayan ayetini hangi kariin okuduğu merak ediliyordu. İlahiyatçı yazar Ahmet Baydar’ın yardımıyla karii öğrendim: Kerim Mansuri. Bu kariin Yusuf suresini kıraatini dinlemek isterseniz şu adres size yardımcı olur: http://shiavoice.com/play-aq9tr.html

Günün sözü

Herkes kendi kaderinin demircisidir.

defolu üründe değişme yoktur

11 Mart 2010  (Memleket Gazetesi)