Eyvah ki eyvah!
ABD İran’a demokrasi getirmek için 3 milyon dolar ayırmış. Allah İran’ın yardımcısı olsun. Irak’ın başına gelen türden bir demokrasi onların da başına gelmesin. Zira bugün bu komşuya yarın ötekine öbür gün…

Öneri
STK deyince aklıma gelen birinci çağrışım TSK. STK’lar madem “yönetim dışı teşkilatlar” o zaman özen gösterip kendilerinden ısrarla STÖ (Sivil Toplum Örgütleri) diye bahsetseler daha iyi olmaz mı?

Asala
15/4/2005’te Kanal 7’de Mahir Kaynak, “Asala, TC dışişlerinde birbirlerini tasfiye etmek için silahlı mücadeleye girmiş grupların icadıdır.” demiş ve gönderilen 3 kişinin örgütün işini bitirmiş olmasının komikliğine dikkati çekmiş. Bu yorumu duyunca şu fıkra aklıma geldi: Öğretmen resim kâğıdı boş olan Fuat’a sormuş: “Senin kâğıdın niye boş Fuat?” Fuat pişkin pişkin cevap vermiş: “Öğretmenim kâğıdıma yemyeşil bir alan çizmiştim. Ama bir koyun gelip hepsini yedi ve o da gitti.” demiş.

Tanımsız Ülke
Genel kurmay başkanı Özkök, (Mevlit Kandili münasebetiyle şeklinde takdim etmese de) Hz. Peygamber (s)’in doğum gününde, “İrticaî gruplar devletle barışık olmaya çalışıyor. Bununla da mücadele edilmeli.” demiş. Bu irtica ne menem bir şeyse, mürteci kapsamında görülen kesimden devlete biat etmek isteyenlerin bile biatı kabul edilmiyor. Ezelî düşman Yunanistan ile bile “iyi ilişkiler” geliştirilebiliyor. Bir zamanlar “Ya dediğimizi yaparsınız ya da savaşırız.” denilen Suriye’ye cumhurbaşkanlığı düzeyinde ziyaret yapılabiliyor ancak yasalarda yeri ve tanımı olmayan ama yasak olan irticaın “gönüllü itaat” eğilimi göstermesi bile caiz görülmüyor.
Yine Özkök, “Türkiye İslâm ülkesi değil.” demiş. Peki Hıristiyan ülkesi mi? Olamaz zira devlet misyonerlerden fevkalade rahatsız. Yani Türkiye’nin Hıristiyan ülkesi de olması istenmiyor. Peki ateist mi? O da değil, zira devlet zorla din eğitimi veriyor. Peki Türkiye ne? Kendini tanımlayamayan ülke.

Vah Afganistan vah
Başbakan Erdoğan Afganistan ziyareti sonrasında, “Tsunami felaketi gören ülkeleri de ziyaret ettim. Afganistan daha kötü durumda.” dedi. Demek ki, ABD işgali Afganistan’ı tsunamiden beter etmiş.

Unocal
ABD merkezli Unocal şirketi daha önce şirket üyesi Hamid Karzaî’yi Afganistan’a başbakan tayin etmişti. Şimdi de Irak cumhurbaşkanı Talebani’nin yardımcısını tayin etmiş. Demek ki, ABD’de devlet gibi şirketler var.

Eyvah demokrasi geliyor
ABD dışişleri bakanı Condoleeza Rice, “Beyaz Rusya’da da değişimin zamanı geldi.” demiş. İnsanın şöyle diyesi geliyor: “Değişimine de sana da.”

Palyaço

”Doktor,” der, “Hastayım, hayattan zevk alamıyorum. Açlar aklıma geliyor, yemek yiyemiyorum. Çıplaklar hatırıma geliyor, Onlarla birlikte üşüyorum. Her cinayette kendimi suçlu buluyorum. Her katil bıçağının kabzasını sanki benim ellerim tutmuş. Her atılan kurşun benim kalbime saplanıyor. Bütün bu toplumun suçları benim omuzlarıma yüklenmiş. Artık gülmeyi unuttum.”
Doktor, hastasını omzundan tutar, pencerenin önüne getirir, perdeyi aralar, parmağıyla karşı duvardaki afişi gösterir. Bu afişte, bir sirk palyaçosunun reklamı vardır. “Azizim,” der, “Şu palyaçoyu görüyor musun? Tavsiye ederim, her gece bu palyaçonun gösterilerine git. Bütün
kederini, elemini, derdini unutursun. Gülmeyi, kahkahayı öğrenirsin. Hayattan yeni baştan zevk almaya başlarsın.”

Hasta başını eğer: “Doktor,” der,”İşte o palyaço benim!”

Günün sözü
Küçümsediğimiz İnsanların ifade hürriyetine inanmıyorsak, hürriyete de inanmıyoruz demektir.

Noam Chomsky

yasak oğlum

29/04/2005 Memleket Gazetesi/Konya