Atatürk’ün imzası kime ait?
Atatürk’ün
imzası kime ait?
Robert Kolej
hocalarından Hagop Vahram Çerçiyan'ın oğlu Dikran Çerçiyan’ın ifadesine göre,
babası Atatürk’ün imzasını tasarlayan kişi. Dikran Çerçiyan, "Babam,
Atatürk'ten bu imza için teşekkür mektubu bile aldı." demekte. (18.10.2010
Zaman Gazetesi)
Cuma namazını evden kılın
Abdullah Öcalan’ın avukatları
aracılığıyla yaptığı açıklamaları arasıra okuyorum. Bazıları var ki,
“Bilmediğin konulara girme, komik oluyor.” diyesi geliyor insanın. Bir tanesi
şu: “(Kürtler) Kendisine yakın imamların olmadığı camilere gitmemeli, onlara
itibar etmemeli, gerekiyorsa kendi evlerinde toplanıp kendi cemaatleriyle
ibadetlerini yaparak böylesi (hükümete ait) politikaları boşa çıkarmalıdırlar.”
Bu Türkçe ifadenin biraz daha Türkçesi şu: Cuma namazını da evde kılın
gerekirse!
***
Okul nedir?
* Harflerinin ardışığının
yazılmasıyla ortaya “ölüm” kelimesini çıkartan mekan. Korkuyorum anne!
* Türk yapımı dandik bir korku
filmi.
* Aziz Nesin’in “okul” şiirini
hatırlatan şey:
Mahpus damı bana çok şey öğretti
Ama en çok sabretmeyi
Yalnızken kalabalık olmayı
Kalabalıktayken de kendimle
kalmayı
Ve sürekli kavga edip
Durmadan kendimle barışmayı
Hiç gocunup yüksünmeden
İhanetlere katlanmayı
Beş metrede beş bin metreyi
yürümeyi
Ve duvarların darlığında
Dünyaları dolaşmayı
Ve hepsinden de çok
Bütün yuvarlakları yüreğimde
bileyip sivriltmeyi
İnsan olmayı insan olmayı
* Öğrencinin, öğretmenin ve
velinin hoşlanmadıkları eğitim birimi.
* Sabahın bu saatinde gidip
istiklal marşı okumak istediğim mekân. Ekmek elden su gölden, kopya önden. Oh
be hayat bana güzel olurdu valla!
* 14 yıldır bitmeyen ve bir iki
yıl daha bitmeyecek olan işkence. Her geçen yıl daha da bıkkınlık veren ve
belli bir yerden sonra gerçekten faydasız olduğunu düşünmekten uzak kalamadığım
4 duvar.
* Sanılanın aksine oku- kökünden
değil ekol kelimesinden türeyen bir isimdir. Ayrıca ekol kelimesi anlamı tek
tip olan “skola”dan türediği için okullar tek tipleştirme mekanı olarak
addedilebilir görüşü de vardır.
* Bitince, ortadan kaybolunca
değeri anlaşılan zımbırtılardan. (İHL sözlükten)
***
Moulinex
şeyh
Bu tanımı
İkra TV programcısı Abdülfettah es-Semman’dan işittim. Moulinex mutfak eşyaları
üreten bir Fransız firmasının adı. Semman muhtemelen mikseri kastederek bu
tabiri kullandı. Bazı üstadları ekrana çıkarmadan önce, “Hocam hangi konuda
sizinle program yapalım?” diye
sorduğunda aldığı cevap “moulinex şeyh” tanımına tekabül ediyor: “Ne
sorsanız anlatabilirim içiniz rahat olsun, her şeyi sorabilirsiniz!”
***
Cennetin
en üst katında bir minibüsçü
Ahirette bir
hocayı cennetin en alt katına komşusu minübüs şoförünü ise en üst kata
koymuşlar. Hoca demiş ki: “Yahu nasıl oluyor, bende hac, oruç, zekat, tebliği
vs. varken buradayım hayır hasenat konusunda yaptığı 3-5 şey ile minibüs şoförü
komşum en üst katta?” Melekler şöyle cevap vermiş: “Hocam sen vaaz ederken
cemaat uyuyordu. Bu minibüs şoförü araba kullanırken yolcular toplu halde
‘Allah Allah!’ nidalarıyla gidiyorlardı inene kadar!”
Tavşan
Volkswagen demiş
ki: “Ne tavşanlar geçtik biz!”
En kısa
fıkra
İki kadın
sessizce oturuyormuş.
***
Günün sözü
Tembele iş
buyur, sana akıl versin.
30.10.2010
(Memleket Gazetesi)